Aslında Amerikan Kalp Birliği (AHA), inme ve kalp krizi riski yüksek olan hastalara birincil koruma olarak aspirini tavsiye etmekte idi. Bayer Firması da birincil korunmada aspirinin kullanılması için FDA'ya başvurmuştu. Ama FDA bu endikasyonu onaylamayı reddetmiştir. Yalnız ikincil korunma dediğimiz, daha önce kalp krizi veya inme geçirmiş hastaların aspirin kullanması konusunda itirazı mevcut değildir. Kullanılması tavsiye olunmaktadır.
FDA, birincil korunma için aspirin kullanılmasını tavsiye etmemesinin en önemli gerekçesi olarak, aspirin kullanan kişilerde mide ve beyin kanamalarının, kullanmayanlara göre daha sık görülmesini belirtmiştir. Ayrıca FDA gerekçesine bu tür kullanımın kalp krizi ve inmeyi önlediğine dair yeteri kadar delil bulunmadığını eklemiştir.
Dr.Şekip Altunkan'a göre FDA'nın uyarısı yerindedir. Aspirinin birincil korunmadaki zararı, yararından fazla olabilir. Peki birincil korunma denildiği zaman ne anlaşılmaktadır? Herhangi bir kalp ve damar hastalığı bulunmayan kişilerin, kalp krizi geçirmemek için aspirin kullanmalarına birincil korunma denilmektedir. İşte FDA bu tür kullanımını onaylamamıştır. Ama kişide kalp ve damar hastalığı saptanmıştır, inme geçirmiştir, bu kişiler aspirin kullanabilirler. Bu sayede ileride kalp krizi ve inme geçirmelerinin tekrarlaması önlenmek istenebilir. Yine de bu kişilerde bile, eğer aktif mide ülseri var ise veya kontrolsüz bir tansiyonu mevcutsa, aspirin almaları sakıncalıdır. Ülser tedavi olduktan sonra, mide koruyucusu ile birlikte doktor tavsiyesiyle verilebilir. Ancak bu kişiler yine de dikkatli kullanmalıdırlar. Hipertansiyon hastaları ise, tansiyonları normal sınırlara gelmeden aspirin kullanmamalıdırlar. Yine de en doğru kararı hastanın hekiminin vereceği unutulmamalıdır. Aspirin kullanmak isteyenler, yukarıdaki uyarıları dikkate alarak, mutlaka hekimlerine danışmalı ve ona göre kullanmalıdırlar.
Kaynak:
http://www.fda.gov/Drugs/ResourcesForYou/Consumers/ucm390574.htm
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder