Bazı tansiyonlar çok hızla değişebilir. Yani bir anda yükselir, bir anda da düşebilir. Bu tür tansiyonlara labil hipertansiyonda denilmektedir. Aslında "labile" kelimesi Türkçe'ye "kararsız, değişken" olarak çevrilmektedir. Ancak hastalar arasında çok kullanıldığı için "değişken" yerine "oynak" kelimesini tercih ettim.
Aslında hipertansiyon çevrelerinde uzun bir zaman "labil" kelimesini kullanmanın yanlış olduğu düşünülmüştü. Yüksek tansiyon doğası itibariyle oynak olduğu ve sürekli değişebildiği için, bu deyimi kullanmanın pek doğru olmadığı söylenirdi. Hipertansiyon takip ve tedavisi sırasında bazı hastaların hipertansiyon ataklarından çok fazla şikayet ettikleri görülünce, yapılan araştırmalarda da bu durumu doğrulayınca, labil (oynak, değişken) hipertansiyon deyimini kullanmanın çokta yanlış olmadığı şeklinde bir görüş oluşmuştur. Özellikle panik atak şeklinde şikayetleri olan hastalarda, bu değişkenliğin çok daha fazla olduğu gözlemlenmiştir. Şahsen ben de oynak hipertansiyon görüşüne katılmaktayım ve bazı hastalarıma tansiyonlarının oynak olduğunu söylemekteyim. Bu hastalar, kendi tansiyonlarına espirili bir tanımlamayla yaklaşırlar. Bir hastam, tansiyonunu asansör’e benzetmişti ve “asansör tansiyonu” adını takmıştı. Ben de ona cevap vermiştim, “Evet senin tansiyonun aynen asansör tansiyonu, ama gökdelenin asansörü gibi, birden çıkıyor, birden iniyor. Yoksa bizim kliniğin kağnı arabasına benzeyen asansörü gibi değil”.
Aslında hipertansiyon çevrelerinde uzun bir zaman "labil" kelimesini kullanmanın yanlış olduğu düşünülmüştü. Yüksek tansiyon doğası itibariyle oynak olduğu ve sürekli değişebildiği için, bu deyimi kullanmanın pek doğru olmadığı söylenirdi. Hipertansiyon takip ve tedavisi sırasında bazı hastaların hipertansiyon ataklarından çok fazla şikayet ettikleri görülünce, yapılan araştırmalarda da bu durumu doğrulayınca, labil (oynak, değişken) hipertansiyon deyimini kullanmanın çokta yanlış olmadığı şeklinde bir görüş oluşmuştur. Özellikle panik atak şeklinde şikayetleri olan hastalarda, bu değişkenliğin çok daha fazla olduğu gözlemlenmiştir. Şahsen ben de oynak hipertansiyon görüşüne katılmaktayım ve bazı hastalarıma tansiyonlarının oynak olduğunu söylemekteyim. Bu hastalar, kendi tansiyonlarına espirili bir tanımlamayla yaklaşırlar. Bir hastam, tansiyonunu asansör’e benzetmişti ve “asansör tansiyonu” adını takmıştı. Ben de ona cevap vermiştim, “Evet senin tansiyonun aynen asansör tansiyonu, ama gökdelenin asansörü gibi, birden çıkıyor, birden iniyor. Yoksa bizim kliniğin kağnı arabasına benzeyen asansörü gibi değil”.
İşte bu nedenlerle oynak hipertansiyon deyimini kullanmak yanlış değildir. Bu hastalarda yapılan 24 saatlik kan basıncı takibinde, ortalama değerler normal sınırlarda olmasına karşın, elde edilen ölçümlerde değişimin çok fazla olduğu görülerek oynak tansiyon olduğu kanaatine varılabilir. Oynak hipertansiyonun bazı özellikleri aşağıda maddeler halinde yazılmıştır,
- Daha çok genç ve orta yaşlı hastalarda görülür,
- Bu hastaların nabızları genellikle hızlıdır. Hatta istirahat halinde bile nabız hızlı olabilir,
- Oynak hipertansiyonu olan hastalar çarpıntıdan çok şikayet ederler,
- Bu hastalarda hipertansiyonun belirtilerini abartma eğilimi mevcuttur,
Tansiyonu çok oynayan hastalarda hipertansiyon tedavisi yanında, psikolojik destek vermek, anksiete ve panik tedavisi de yapmak gerekebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder